Spinoza Problemi Nazi Subayının Paradoksu

Mahkûm kendini özgürleştiremez. Herhalde benim başkalarını özgürleştirip, kendimi özgürleştiremediğimi ima ediyorsun?”

Açıklama yatıştırır. Belirsizliğin verdiği acıyı dindirir

aynı anda hem ayrı hem de parçası olma durumudur bu.

Yalnız bir durum ama yine bu fikir paradoksal bir şekilde bütün insanları birbirine bağlayabilir, aynı anda hem ayrı hem de parçası olma durumudur bu.

endi kimliğimden, yani kendime olan bağlılığımdan kurtulmam ve her şeyi mutlak derecede yeterli ve doğru perspektiften görmem gerekiyor.

, bilgimizin önündeki kendi benliğimize bağlılığımızdan kaynaklanan engellerin üstesinden gelmeliyiz.

Kavrayışımızı artırmak için bu dünyayı ‘sub specie aeternitatis’ yani, sonsuzluk açısından görmeyi denemeliyiz. Başka bir deyişle, bilgimizin önündeki kendi benliğimize bağlılığımızdan kaynaklanan engellerin üstesinden gelmeliyiz

Kendi başlangıç noktamla başlayacağım, ben neyim? Çekirdeğim, özüm ne? Beni ben yapan şey ne? Benim başka biri değil de bu kişi olmama yol açan şey ne? Varlığı düşündüğümde temel bir gerçek kendiliğinden ortaya çıkıyor ben de, diğer bütün canlılar gibi, kendi varlığımı sürdürmeye çalışıyorum. Bu Conatus’un, gelişmeye devam etme arzusunun bir insanın bütün çabalarının ardındaki itici güç olduğunu düşünüyorum. "

Spinoza tutkuya dair daha berrak ve daha mesafeli bir fikir geliştirdiğimizde, yani tutkunun temelinde yatan nedensel ağı gördüğümüzde tutkunun tutku olmaktan çıktığını söylüyor

Spinoza en radikal akılcılardan biriydi.