Biz ekonomiko-sosyal bakımdan ve üst-yapı müesseseleri bakımından Avrupa'dan çok farklıyız. Avrupa bizim şamarımızla düşünceye itildi. İntelijansyamızı Türk halkından koparmak suretiyle Avrupa, onu yosun halinde bir kayaya sıvadı. Temas ettiğimiz her realiteyi, hakikatin son merhalesi olarak bize tanıttı. Avrupa liberalizmi karşısında Türk intelijansyasının 19. yüzyıldaki durumu budur. Avrupa kendilerini bizden çok farklı sayan azınlıklardan faydalanır, onları ekonomikman zenginleştirdikten sonra, Türk intelijansyasını onların kanalından tavlar. Sonra düşünceye, düşünce adamına karşı küçümseyen bir tavır takınır. Türkiye'nin kurtuluşu ancak aydınların düşüncesiyle olabilir. Düşünmek ise dü
şünenlerin düşüncelerini düşünmektir. Oysa bizde ne tez, ne antitez vardır. Liberalizm de yoktur, sosyalizm de yoktur.